Geçen günlerde birkaç arkadaşımla birlikte Adıyaman sınırları içerisinde olan Nemrut Dağı’na gittik. İlk defa Nemrut Dağı’nı görecek olan bir arkadaşımız oldukça heyecanlıydı. Dünyanın 8. harikası olarak bilinen Nemrut Dağı’na ilk defa gitmek farklı bir duygu olsa gerek ki, misafirim olan arkadaşım Nemrut Dağı’nı görünce hayran kaldı.
Böylesine devasa heykellerin nasıl yapıldığı, zirvede oluşu her insan için merak konusu olmuştur. Buraya gelen her turist zirveye çıkarken bir hayli yoruluyor. Nemrut Dağı’na neden bir teleferik yapılmaz? Bunu bir türlü anlamış değilim. Genç olan insanlar yürüye yürüye zirveye çıksın, ama yaşlı veya engeli olan insanlar buraya nasıl çıkabilecek?
Her yıl engelli vatandaşların Nemrut Dağı’na tırmanışta karşılaştıkları sorunları görüyoruz. Hatta engelli vatandaşların yaşadıkları bu zorlu tırmanış ulusal basına bile yansıyor. Aradan yıllar geçmiş olsa bile aynı sorun yine yaşanıyor. Bu konuda bir çalışma başlatılması gerekir. Dünyanın en önemli tarihi ören merkezi ilimizde bulunuyor. Ancak biz buranın bazı sorunlarını halen çözmüş değiliz.
Mesela Malatya tarafından Nemrut Dağı’na gelen yola baktığımızda ulaşım daha rahat. Ancak Adıyaman’dan Nemrut Dağı’na gidildiği zaman yolların nasıl engebeli ve günümüz koşullarına uygun olmadığını görmüş oluyoruz. Bugün bu tarihi mekan farklı bir ilde olmuş olsaydı kesinlikle buradaki yol sorunu yıllar önce çözülmüş olurdu. Fakat Adıyaman’dan Nemrut Dağı’na gidildiğinde yolun günümüz koşullarına uygun olmaması nedeniyle birçok araç sürücüsü zor anlar yaşıyor.
Böylesine devasa bir tarihi mekana giderken yol üzerinde modern bir marketin olmaması da başlı başına bir eksikliktir. Türkiye’nin hangi iline giderseniz gidin tarihi bir mekana giderken mutlaka yol güzergahı üzerinde dinlenme tesislerini, alış veriş yapacağınız yerleri görürsünüz. Adıyaman ilimizde ise böyle bir şey söz konusu değil. Bu konuda neden bir çalışma yapılmamış? Bunu da doğrusu anlamak mümkün değil.
Ayrıca toplum olarak çevremizi temiz tutmadığımız için her zaman çevremize zarar veriyoruz. İnsanların en çok yaptıkları hata bir doğa yürüyüşü yaptıklarında veya tarihi mekanı ziyaret ettiklerinde içeceklerini içtikten sonra çevreye atmalarıdır. Bu gibi bir durumu arkadaşlarımla birlikte Nemrut Dağı’na giderken gördüm. Nemrut Dağı’ndan inerken çevreye atılmış cam şişeler, pet şişeler olduğu gibi sağa sola atılmıştı. Unutmayalım ki; bu doğa ve tarihi mekanlar hepimizin.
Fakat her ne zaman olursa olsun bir tarihi mekana gittiğinizde mutlaka birilerinin doğaya ve çevreye zarar verdiğini görürsünüz. Avrupa’dan Nemrut Dağı’na gelen bir yabancı turist yerlere atılmış şişeleri, çöpleri görünce ülkemiz ve ilimiz hakkında düşüncesi ne olur? Ülkemizden Avrupa’ya gezmeye giden her vatandaşımızın ilk bahsettiği konu Avrupa’da çevre temizliğinin örnek teşkil ettiğidir. Bizim ülkemizde ise bazı insanlarımız doğayı kirlettiklerini hiç düşünmeden çöplerini doğaya atmayı kendilerine bir görev olarak görüyorlar.
Bu konuda eleştirilerimi yenileyerek, böylesine vurdum duymaz vatandaşları eleştiriyorum. Bu ülke hepimizindir. Ve doğasıyla ve tarihi güzellikleriyle onca medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bizlerde bugünün nesilleri olarak bu tarihi değerlerimize en güzel şekilde sahip çıkmalıyız. Her yerde tanıtımını yapmalıyız. İlimize gelen yerli ve yabancı turistler ilimizden ayrıldıktan sonra her yerde bu güzellikleri anlatabilmelidir.
1987 yılında UNESCO tarafından dünya mirası ilan edilen Nemrut Dağı gibi önemli bir tarihi değerimizin tanıtımı yeterince yapıldığı zaman ilimizin turizm sektöründe bir canlılık görülecektir. Bir ilin ekonomisinin gelişmesinde en öncelikli etken turizm sektörüdür. Turizm sektörü öyle bir alandır ki; hem esnafa hem de turizm alanında hizmet veren işletmelere katkı sunmaktadır.
Bu sektörün ilimizde canlı tutulması adına Adıyaman’da düzenlenen festivallerin yıl içerisinde yapılması gerekir. Bir ilin tanıtımının en iyi yapıldığı alanlar festivallerdir. Bu nedenle Adıyaman ilimizde son aylarda tarihi Cendere Köprüsü’nün bulunduğu alanda yapılan konserler ilimizin tanıtımına katkı sunmuştur. Bu konserlerin yılın belirli aylarında yapılması gerekir.
Ayrıca Adıyaman’ın tanımı noktasında farklı projelerde hayata geçirile bilinir. Örneğin ülkemizde izlenme oranı oldukça yüksek olan dizilerin bazı bölümlerinin ilimizde çekilmesi için film şirketleriyle görüşülmelidir. Bu konuda Gaziantep, Şanlıurfa ve Mardin illeri örnek alınabilinir. Yıllar önce bu illere gelen turist sayısı ile bugün bu illere gelen turist sayısına bakıldığında bu artışın bir sebebi vardır. Oda TV ve dizi film şirketlerinin bu illeri tercih etmesidir. Bizlerde bu iller gibi tanıtıma önem verirsek ilimizdeki turizm sektörü gelişir. Ve ilimizin ekonomisine katkı sağlanmış olunur.
gazikaya67@gmail.com