Toz Zerresi

Fahrettin Şahin

23-10-2022 16:53

Bir toz zerresinin üzerinde kendilerine bir dünya kurmuş canlılar, bu toz zerresinin üzerinde kurdukları yaşamlarında yöneticiler seçmiş, çeşitli inançlar geliştirmiş ve yaşadıkları zerreyi parsellere bölerek mülkiyet belirlemişlerdir. Belirlemiş oldukları bu parsellerde, bazen inançta bazen hırsta anlaşmazlıklara düşüp çatıştıkları da olurmuş. Yaşadıkları bu zerre üzerinde kendilerinin dışında bir yaşamın olmadığını düşünürlermiş. Daha sonraları geliştirmiş oldukları bazı teknikler ile etrafını ve kendi zerresinin dışında kendileri gibi birçok zerrenin olduğunu fark etmişler. Kendi zerrelerinin ve diğer zerrelerinde hafif bir esinti ile havada dolaştıklarını ve bu esintinin kıvamı azalırsa diğer zerrelerle birlikte yere düşüp parçalanacaklarını veya bu esintinin şiddeti fazlalaşırsa her birinin ayrı bir yere savrulacaklarını da keşfetmişlerdir.

Kendi dünyalarının dışında kendilerine en ufak bir artışla gelebilecek rüzgârda bile savrulacaklarını bildikleri halde yine de o zerredeki yaşam alanlarında çetin mücadelelerine devam etmişlerdir. Birbirilerinin kanını dökmekten geri kalmamışlardır. Bu karışıklıklara katlanamayan bu toplumun içinde aklı başında bir birey kendi yaşadığı dünyanın dışındaki diğer dünyaları daha derin incelediğinde aslında dünyaların birbirlerine görünmez bir bağ ile bağlı olduklarını ve bağlı oldukları bağın gittikçe inceldiğini ve toz zerrelerinin birbirinden uzaklaştıklarını gözlemlemiştir. Eğer bu bağlı oldukları bağ koparsa karanlık bir çukurun kendilerine gelen toz zerrelerini yuttuğunu ve yok ettiğini de görmüştür. Endişeye kapılan aklı başındaki birey kendi dünyasındaki diğer bireylere seslenerek “Aramızdaki çekişmelerden vazgeçmemiz gerekir. Üzerinde tartıştığınız mal ve mülk, daha fazla kazanma arzunuza kurban ettiğiniz değerler sonunda her şeyi yutan bir çukura doğru gitmektedir. Bir bilseniz bizim dışımızda müdahale edemeyeceğimiz ne çok faktör var! Bizim bu toz zerresi üzerindeki yaşamımızın bizim elimizde olmadığını bir anlasanız…

Bu müdahale edemeyeceğimiz unsurlar gösteriyor ki; aslında biz, bize tayin edilmiş bir hayatı yaşıyoruz. Kim bilir! Belki bize tayin edilmiş bu yaşamda birbirimize nasıl davrandığımızı gözetleyen, bizim kendi toplumumuzda yaşayan diğer bireylerin yaşam hakkına riayet edip etmediğimizi, kendi aramızda adaletle hükmedip etmediğimizi gözeten ve denetleyen bir güç vardır. Kimin doğru kimin yanlış olduğuna yaptıklarımıza göre karar veriyordur. Eğer böyle bir durum yoksa niye müdahale edemediğimiz unsurlar oluşsun ki! Niye belli bir esintide rüzgâr olsun, görünmez belli bağlarla zerreler birbirine bağlı olsun? Neden gittikçe bağlar incelsin, zerreler neden birbirinden uzaklaşsın?” dedi.

Bu söylenenlerden sonra toz zerresi sakinleri yaşadıkları bu yere nasıl geldiklerini, niçin geldiklerini sorgulamaya başlamışlar. Hükmedemedikleri bu döngüyü sevk ve idare eden başka bir gücün olduğuna kanaat getirmişler.

fahrettinsahin022@gmail.com

DİĞER YAZILARI Benlik 01-01-1970 03:00 Adaletle Hükmetmek 01-01-1970 03:00 Toprak-Duygular 01-01-1970 03:00 Anne 01-01-1970 03:00 Yetinmemek Gerek 01-01-1970 03:00 Bu Nasıl Aşktır 01-01-1970 03:00 Umut 01-01-1970 03:00 Masalsı 01-01-1970 03:00 Şekil 01-01-1970 03:00