Uzaktan uluma sesleri gelince kurtların
Biraz daha sokulurduk dizlerinin dibine babamın
Yolları ya devlerin ülkesinden geçerdi
Ya yedi başlı ejderhaların
En olunmadık yerde açan bin bir derde deva çiçeklerin
Camları tıklatırdı kar
Kapı aralığından girerdi rüzgâr
Kafdağı Zümrüdüankalar
Yarı yılan yarısı insan varlıklar
Bir mandanın boynuzunda beslenirdi
Kuşların yollarını şaşırttığı öksüz çocuklar
Çamurdan evler, tahtadan kılıçlar
Yeşerirdi çayır çimenler
Yürüyünce güzel kızlar
Zemheri, hemberi
Saman bitmek üzereyken sayılırdı
Koca karı günleri
Ancak düz bir bataklığın ardından meydan okurdu
Beyaz atlı yiğitlere korkaklar
Fitne ile beslenirdi insan kılıklı şeytanlar
Bir nar tanesiyle sonlanırdı
Züleyha ve Yusuf’tan kalma aşklar
Bağlar bahçeler
Ellerimizle yaptığımız köprüler,
Kurduğumuz koloniler
Terk edilirdi bir ses ile üzerinde tartıştığımız mülkler
fahrettinsahin022@gmail.com