Sevdamız ve Sılamız Adıyaman’a Kimler Hizmet Ediyor...

Av. Hasan Akgün

22-01-2023 01:49

Yer aldığı coğrafyada buram buram kültür ve tarih kokan, güneşin şehri Adıyaman ilimize baktığımızda 1849 yılından 1923 yılına kadar sancak, 1923 yılından 1954 yılına kadar da bir ilçe olarak yönetildiğini, 1 Aralık 1954 yılında ise 6418 sayılı yasa ile il vasfını kazandığını görüyoruz.

Her il kendine has bazı özellikleri ve tarihten gelen kültürel ve sosyal yapısı ile öne çıkar, ülkesinde ve dünyada da bu yüzüyle tanınır. Mesela Nemrut Dağı, mesela yöresel mutfak kültürümüz içinde yer alan buhara pilavı, kavurmalı hıtap, şıllık tatlısı, malumunuz çiğköfte ve dünyaca ünlü halk oyunları, herhangi bir yabancının rahatlıkla kapısını çaldığında evini sonuna kadar açacak kadar misafirperverlikleri ve güvenilirlikleri Adıyaman ilimizi dünyada ve ülkemizde tanınırlığını artıran kendine has simgeleridir.

Bunları neden anlatıyorum?

Siyaset tarihimize baktığımızda, aslen Aydın Bozdoğan’lı olan Ali Şefik San ile vekillik serüveni başlayan ilimizi bugüne kadar çeşitli siyasi partilerin çatısı altında yaklaşık 50 değişik vekilin temsil ettiğini görüyoruz.

Adıyaman ilimizin il vasfını kazandığı 1954 yılından bugüne yerelde ilimizi yönetenler ile sorunlarına çözüm üretmek üzere bölge milletvekili olarak seçilerek Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bu güzel şehrimizi bugüne kadar temsil edenler Adıyaman’a ne kazandırdılar? İlimize ne verdiler?

Vekillerimiz, Adıyaman hükmi şahsiyeti için meclise kaç önerge vermişlerdir?

Yasama yıllarını gelin hep birlikte bir tarayalım ve tarafsız ve objektif olarak ilimiz lehine kaç yasa çıkmıştır bir bakalım!

Hadi sorularımızın çapını biraz daha genişleterek soralım. 68 yıllık siyaset serüveninde kaç bakanlık şehrimize nasip olmuştur?

Kanaatim odur ki; vaktiyle Nemrut’a yâr olan bu topraklarda doğmuş, kültürüyle bezenmiş onlarca vekil bizlere yani şehrimizin âli menfaatine bir şey kazandırmamıştır.

Şehrimizi vekil olarak temsil eden eski veya yeni kimi siyasetçilerimiz ilimizin biriken sorunlarını çözmek, hemşehrilerimizin istek ve taleplerini dinleyerek onların dertlerine deva olabilmek için kısmen inisiyatif üstlenmiş ve üstlenmeye devam etmektedirler.

Evet, bu muhterem vekillerimizin Adıyaman’ın genel sorunları çözme noktasında özel bir çaba gösterdiklerine şahit olamadığımız gibi, kıymete değer olumlu bir çıktı yani bir netice aldıklarını maalesef göremiyoruz. 

Tanıştığımız kimi başka il vekilleri ve kimi bürokratlar ile yaptığımız sohbetlerimizde onlar bize dönerek, “Sevgili dostum, sizin hemşehrileriniz kızıma eş, oğluma iş dışında bir taleple gelmiyor” dediklerini duyduğumuzda ne yazık ki şehrimizin ironik meselesinin ne olduğunu da anlamış oluyoruz.

Seçildiği şehrin temel sorunları ile ilgilenen ne bir vekil var ne de yaşadığı şehrin meselelerini Ankara’ya taşıyan bir hemşehrimiz.

Bunun tabii sonucu olarak da burada ne bir kalkınma bekleyebiliriz ne de sorunların çözümünü. Aksini düşünmek çok ama çok iyimser bir yaklaşım olur.

Örnek vermek gerekirse, Adıyaman-Gölbaşı arası 60 km’lik bir mesafe ama bu iki yerleşim merkezimizin 68 yıllık demiryolu talebi maalesef (yeni yeni sözde projeler dile getirilse de inandırıcı olmaktan uzak) karşılanmıyor.

Pek uzun sayılmayacak mesafedeki bu demiryolu projesinin tamamlanması halinde şehrimizin büyüme ihtimali minimum yüzde 30 artacak olmasına rağmen, fakat gelin görün ki bugünkü teknoloji ile çok rahat tamamlanacak bu projeyi bile bugün talep edemez olmuşuz. Peki neden?

GAP projesi kapsamında sular altında kalmış Samsat ilçesi, buraya bağlı mahalle ve köylerini birbirine bağlayan onlarca kilometre karayolu ile yüzlerce hektar mümbit tarım arazisi baraj göl suları altında kalmış ama baraj gölünden zerre istifade edemeyen bir ilimizden bahsediyoruz.

Velev ki coğrafi özelikler nedeniyle baraj gölünden istifade edemedik. Tıpkı Çukurova bölgesinin bazı noktalarında bugün hala faaliyette olan sulama kanalları ve motopomplar vasıtasıyla tarımsal arazilerimiz pek tabi sulanabilir hale getirilebilirdi. İşte burada sözüm siyasi iradeden bunu talep etmeyen vatandaşlarımızadır.

Şehrimizin en önemli gelir kaynaklarından biri olan tütün ne yazık ki elimizden alındı, ekemiyoruz. Mesela; Manisa Akhisar’da tütün üreticileri alternatif olarak zeytin, mısır gibi bitkiler ekip, bağcılık yapabilmekteyken, coğrafik olarak ilimizde ekilebilir ürün deseninin kısıtlı olması ve arazilerimizin de sulu tarıma elverişli olmamasından dolayı ancak hububat ekilebilmektedir. 

İzmir’de yaşayan sayıları 25 bini bulan hemşehrilerimizin Adıyaman’a daha konforlu seyahat edebilmeleri için İzmir-Adıyaman arası en azından haftada bir direkt uçuş yapmaları için başta İzmir Adıyamanlılar Derneği Onursal Başkanı Abdülkadir Karadağ beyefendinin bitmek tükenmek bilmeyen çabalarına rağmen, siyasetçilerimizin bu işi sahiplenememeleri yüzünden bu talep de hayalden öteye geçememiştir.

Sözün kısası bölgemiz kırsallaşırken, insanımız fakirleşiyor. Tabi Adıyaman’da bir yolunu ve yöntemini bulup siyaseten servetlerine servet katan zenginleri ayrı tutuyorum.

İnşallah sahabeler ve evliyalar şehri olmasıyla övündüğümüz, mitolojik tarihi ile gurur duyduğumuz Adıyaman ilimiz makûs talihini bir gün mutlaka yenip, güzel yarınlara bir gün mutlaka ulaşacaktır.

Hemşehrilerimizin de oğluna iş, kızına eş aramalarından daha çok bölgemizi kalkındıracak projelerle siyaset üreticilerinin karşılarına çıkmaları dileğiyle...

Kalın sağlıcakla..

hasanakgun_1907@hotmail.com

 

DİĞER YAZILARI Modern İnsan Prototipi ve Kaçınılmaz Sonu: Yalnızlık 01-01-1970 03:00 Şehirli Adam Prototipi (Yalnızlık) 01-01-1970 03:00 Kaliteli Ve Nitelikli Eğitim Terörü De Bitirir.. 01-01-1970 03:00 Tarımda Son 18 Yılda Ne Oldu?-4 01-01-1970 03:00 Tarımda Son 18 Yılda Ne Oldu?-3 01-01-1970 03:00 Tarımda Son 18 Yılda Ne Oldu?-2 01-01-1970 03:00 Tarımda Son 18 Yılda Ne Oldu?-1 01-01-1970 03:00