Depremde Neden Bazı Binalar Ayakta Bazıları Yıkılıyor

6 Şubat depremlerinde binalarda büyük yıkımların olduğu Adıyaman’da depremde yıkılan binaların sebeplerine değinen jeoloji mühendisi ve deprem uzmanı Sedat Yaşar, vatandaşların oturdukları binalardaki hatalara vurgu yaptı.

GÜNCEL - 15-03-2024 21:24 150 kez okundu.

Depremde Neden Bazı Binalar Ayakta Bazıları Yıkılıyor

Adıyaman’da depreme dayanıksız binalarının yıkımlarının devam ettiği şu günlerde vatandaşlara uyarılarda bulunan jeoloji mühendisi ve deprem uzmanı Sedat Yaşar, yerinde dönüşüm konusunda önemli konulara işaret etti.

“Etriyeler yeterli sıklıkta olmayıp, ya da çok az olduğu için kolonlarda patlamalar olmuştu”

6 Şubat depremlerinde yıkılan binaların sebepleri hakkında açıklamada bulunan Sedat Yaşar, “Yıllarca vermiş olduğumuz röportajlarda bu depremin geleceğini söyledik, duyurduk. Bu konuda tedbirler almamız gerektiğini, kaçak yapılaşmanın öne geçilmesini defalarca tekrar ettik. Ama ne yazık ki; halkımız buna itibar etmedi. Depremde beklediğimiz şiddetin üzerinde bir şiddet yaşadık. 6 Şubat depremleri büyük yıkımlara sebep oldu. Üzülerek bu duruma şahit olduk. Büyük kayıpların büyük bölümünü yönetmeliğe uygun olmayan yapılarda yaşadık. Binaların eski veya yeni olmasından ziyade yapılış zamanındaki yönetmeliklere göre yapılıp yapılmadığına bakmamız gerekiyor. Bu durumu göz önüne aldığımızda 2010 yılında ve özellikle 18 Mart 2018 tarihinde yönetmeliklere uygun yapılan yapılarda yıkım çok az seviyelerdedir. Yıkılan binaların ağırlıklı olarak bu tarihten önce olduğunu ve yönetmeliklere uygun olmayan yöntemler izlendiği için yıkıldığını düşünüyoruz. Adıyaman’da sahada incelemiş olduğum yapıların büyük bir bölümünde ağır hasarlı binalarda ve yıkılan binalarda etriye eksikliğini gördüm. Etriyeler yeterli sıklıkta olmayıp, ya da çok az olduğu için kolonlarda patlamalar olmuştu. Teknoloji geliştikçe biz depremden korunabiliriz. Depremden korunmanın öncelikli yolu yönetmeliklere uygun yapılar inşa etmekten geçer. Yönetmelikler zaten depreme dayanıklı binaların olmasını öngörüyor. Buna göre de yönetmelikler çıkıyor. Bu yönetmeliklere uygun yapılan yapılar bizi depremden korur. Tabii ki teknoloji ilerliyor, “izolatör” dediğimiz malzemeler var. Bunlar deprem sırasında tavan hareket ettiğinde yapının kendisi sabit kalırken, izolatörler titreşiyor. Bu sismik dalgaların etkisiyle azaltmaya ve bina içinde ilerlemesini etkili bir şekilde önlemeye yardımcı oluyor. İzolatör kullanılan binalarda hem yıkım çok nadir olur. Hem de depremin şiddetini, sarsıntıyı, sallantıyı hissetmemiz çok az oluyor” şeklide konuştu.

“Halen zemin etüt çalışmalarından kaçınan vatandaşlarımız var”

Adıyaman’da zemin etüdü yapılmasının önemine dikkat çeken Sedat Yaşar, “Birçok vatandaşımız zemin etüdünü yasal zorluk olduğunu düşünerek yapıyorlar.  Bunun içinde kaliteye, işin düzgün ve uygun yapılıp yapılmadığına bakmak yerine fiyatına göre talepte bulunuyorlar. Depremden sonra dahi bu konuda çok fazla ilerleme kaydedememişiz. Halen zemin etüt çalışmalarından kaçınan vatandaşlarımız var. Vatandaşlarımızın bir kısmı bu düşüncedeler. Oysaki; zemin etüdü zeminlerin durumunu, binanın oturacağı temelin yapısını, zeminde bir iyileştirme gerekip, gerekmediğini, sıvılaşma, şişme gibi problemlerle karşılaşılıp, karşılaşılmayacağını belirleyen bir yöntemdir.  Şu an da Adıyaman’da 300 metrekarelik yapılar için her parselden 3 adet 20 metre derinliğinde sondaj açıyoruz. Bunlardan her bir buçuk metrede bir numune almak suretiyle bu zeminin yapısındaki aldığımız numuneleri laboratuvarda deneylere tabi tutuyoruz. Bunların sonucunda zeminin yapısını, sıvılaşma, şişme gibi konularla birlikte orada oturum olup olmayacağını karar veriyoruz. Eğer orada oturum olacaksa ne kadar olacağını, binanın nasıl bir zemine oturacağını belirlemeye çalışıyoruz” dedi.

“Bu kadar şiddetli bir deprem beklenmiyor”

Yerinde dönüşümler hakkında da açıklamada bulunan Sedat Yaşar, “Depremde evlerin yıkılmasında tek neden fay hatlarına yakınlık değil. Yönetmenliklere uygun yapılmayan yapılarla alakalıdır. Adıyaman’da zemin sıvılaşması pek olmadı, çok nadir oldu. Gölbaşı ilçemizde zemin sıvılaşması bir miktar oldu. Zeminden kaynaklı yıkılma olmadı. Yönetmeliklere uygun olmayan yapıların yıkıldığını gözlemledik. Yerinde dönüşümlerde yeni evler yönetmeliklere uygun yapıldığı zaman proje ve uygulamadan sonra olası bir depremde can kaybı yaşanmaz. Binaların yönetmenliklere uygun yapılmaması, işçilik hataları, yeteri denetimsizlik, kontrollerin sağlıklı olmaması başlıca sebepler olarak sıralana bilinir. Denizde bile bina inşa edile biniyor. Önemli olan inşa edilen yere, inşa edilecek zemine uygun yönetmelerle binaların yapılmasıdır. Zeminlerde gerekli iyileştirmelerin yapılarak inşaatın başlamasını sağlamak oldukça önemli bir husustur. Depremler istatistikler olarak kendisini belirli periyotlarda tekrar eden olaylardır. Adıyaman ve çevresinde 100 ila 150 yıl aralığında tekrar eden depremler meydana gelmiştir. Ancak bu kadar şiddetli, yıkım meydana getiren depremlerin periyodik aralığı 500 yıl kadardır. Bu kadar şiddetli bir deprem beklenmiyor. Daha küçük depremler meydana gelebilir. Bu boyutta yıkıcı bir deprem beklenmiyor” diye konuştu.

Haber: Ömer Karakuş

Neler Söylendi?
DİĞER HABERLER
Ülkemizin En Prestijli Ödülü Ömer Karakuş’a Verilecek TGC’den Ömer Karakuş’a İnternet Röportaj Övgü Ödülü

Ülkemizin En Prestijli Ödülü Ömer Karakuş’a Verilecek TGC’den Ömer Karakuş’a İnternet Röportaj Övgü Ödülü

19-04-2024 - GÜNCEL

TGC: “Gazeteciler Seçim Sonuçlarına Engelsiz Ulaşabilmelidir”

TGC: “Gazeteciler Seçim Sonuçlarına Engelsiz Ulaşabilmelidir”

30-03-2024 - GÜNCEL