Cumhuriyet kurulduğundan beri ne badireler atlatmış bir ülkeyiz biz. Ekonomik krizler, darbeler, savaşlar ve daha neler neler … Düşmüşüz kalkmışız, düşmüşüz kalkmışız. Krizler geçirmişiz, şaha kalkmışız, savaşlarda boy göstermişiz. Bu badirelerden karlı veya zararlı çıkmışız.
Ülkemizde darbeler yapılmış, kimilerinde darbe başarılı olmuş, kimilerinde milli irade kendini göstermiş. Ama ülkemin insanları hep mi hep birtakım olayları ezelden beridir yaşamış. Kimileri “Genç bir devlet olmamızdan dolayı bunları yaşıyoruz” dese de kimileri de jeopolitik konumundan kaynaklandığını öne sürmektedir.
Kıtaları bağlayan öyle bir konumdayız ki ne Avrupa, ne Amerika, nede Asya ülkeleri bizden vazgeçebiliyor. Üç tarafı denizlerle çevrili, her bölgesi ayrı ayrı güzellikler barındıran ve dört mevsimi yaşatan harika bir coğrafya üzerindeyiz. Yaz ve kış turizmin, tarih turizminin yoğun olduğu, doğu ve batı ticaretinin transit geçişimde bulunan ülkemiz bu nedenlerden dolayı birçok badire yaşamıştır. Elbette ki; bu duruma bağlı olarak yaşanan bir takım sorunlar ortaya çıkmaktadır.
Ne var ki; tamda toparlandık, her şey yolunda derken, yine bir takım dünyada yön vericiler ülkemizin daha fazla ilerlemesine izin vermediler. Buna konvertabilitedi en yüksek para birimi Dolar’a sahip olan Amerika başlıca sebeptir. Devasa ekonomik güce sahip Amerika hesabına gelmediği takdirde en ufak 2 yaptırımla ülkelerin ekonomilerini alt üst etmektedir. Bu güce kim karşı koyabilir veya dur diyebilir? Elbette şu zamanda çok zor. Nesiller sonra belki Amerikan’ın pabucu dama atılacak, nitekim güç başka ülkeye veya ülkelere geçecektir.
Küreselleşen dünyada ulus devletlerin yok oluşuna sebep olurken aynı zamanda bir ülkede yaşanan sıkıntılar veya devletler arası çıkan savaşlar diğer ülkeleri etkilerken birçok ekonomi üzerinde tahribata yol açmaktadır. Nitekim son yaşanan Ukrayna-Rusya savaşında Avrupa başta olmak üzere birçok ülkenin ekonomisi tehdit altına girmiştir.
Hızla gelişen dünyada teknolojik gelişmelerin hız kazanmasıyla ülkeler arası komünikasyon ticarette kolaylaşmış, dünyanın öteki ucundaki bir ülke ile ona binlerce kilometre uzak olan bir diğer ülke ticaret yapmaktadır. Bu nedenle nerdeyse tüm dünya ülkeleri birbirileri arasında ticaret yapmaktadır. Bu yüzden yaşanan sıkıntılar bir diğer ülkeyi bağlamakta ve etkilemektedir.
Nerdeyse dünyanın en iyi coğrafyalarının birinin üzerinde bulunan ülkemiz ticaretin göbeğinde olduğundan dolayı kuzeyde, güneyde, doğuda veya batıda yaşanan her sıkıntıdan etkilenmektedir. Ve buna yanlış yönetilmişliği de eklersek vay halimize. Amma velakin Türkiye son süreçte iyi yönetimle karlı çıkmış gibi görünüyor.
Türkiye çok hızlı sanayileşti, öyle hızlı sanayileşti ki ürettiğimiz enerji sanayimize yetmedi. 25 yıl önce yaşanan krizin etkisi fabrikası olmayan ülkede nasıl etki gösterebilir ki? Şimdi ise Türkiye’nin her bir şehrinde ve ilçesinde organize sanayileri bulunmaktadır. Bu durum binlerce fabrikanın olduğunu, çalıştığını göstermektedir. Şimdi yaşanan ekonomik krizin etkisi çok büyük yaşanmakta. Demem o ki; önceki ekonomik krizlerle şimdiki ekonomik sıkıntıyı karşılaştırmak yanlış olur, düşüncesindeyim.
metindost_02@hotmail.com