Adıyaman Haber
HV
16 MAYIS Cuma 08:48

Demokrasi: Doğuda Aşiretler, Batıda Şirketler

Sait Ali Ekinci
Sait Ali Ekinci
Giriş Tarihi : 09-05-2025 10:13

 

Asya ve Afrika'nın bazı bölgelerinde aşiretler, bireylerin siyasi tercihlerini, toplumsal ittifaklarını ve hatta oy verme davranışlarını şekillendirmektedir. Tek parti döneminde de günümüzde de bu durum aynı şekilde devam etmektedir. Batıda ise demokrasi, modern kapitalist sistemin bir yansıması olarak lobilerin ve şirketlerin hegemonyası altındadır. Büyük şirketler, lobiler ve finansal kuruluşlar, siyasi süreçleri doğrudan veya dolaylı olarak şekillendirmektedir. Bu etki, seçim kampanyalarına sağlanan maddi destek, medya manipülasyonu veya politikacıların ekonomik çıkar gruplarıyla olan ilişkileri aracılığıyla gerçekleşmektedir. Bir Elon Musk, demokrasi açısından milyonlarca insandan daha değerli ve çok daha önemlidir. Onun tarafı, milyonların oyundan daha etkiliidir.

Burada hürmetli Hocalarımızın anlamasını beklediğim bir durum var. Refah içerisinde olmakla demokrasi farklı şeylerdir. Katar’da demokrasi yok ama halk refah içerisindedir. Türkiye ve balkanlarda demokrasi var ama halkın refah seviyesi çok düşüktür. Mesele demokrasi olsaydı, tüm krallıkların kaos içerisinde, tüm demokrasilerin de refah içerisinde olması gerekirdi. Ancak İngiltere ve İskandinav ülkelerinde hala krallıklar var. Neden kendi kralları, kral gibi yaşıyor da sizin kralınız kötü oluyor?

Çünkü bizler, I. Dünya Savaşında yenilmiş bir devletin/medeniyetin bakiyesinde yaşıyoruz. Kazanan ülkeler, emperyal çıkarları doğrultusunda Osmanlı topraklarında kurdurdukları her devletçiğe bir ayar vererek oranın kontrollü bir yönetim içerisinde yaşamasını sağladılar. Bu şekilde onlara tahakküm etmektedirler. Arabistan’da ve Ürdün’de krallığı kuran da kendileri, sözde cumhuriyet denilen ülkelerde demokrasiyi kuran da kendileridir. Hepsinde ortak nokta, batının menfaatlerinin gözetilmesi, toplumun birbirine düşman edilmesi, düşmanlıkların şiddet sarmalına dönmesi, güven ortamının yok edilmesi gibi sorunlar oluşmaktadır. Başta kendi ülkemiz olmak üzere, diğer ülkelerimizde bağımsızlığı kazanıp kendi dinamiklerimiz doğrultusunda hareket edebilirsek, yönetim biçiminin bir “usul meselesi” olduğu ve bağımlılığın “esas” sorun olduğu anlaşılacaktır. Bazı Hocalarımın, tarihsel arka planları görmezden gelerek, Batının refahına özenerek, bunu demokrasiye borçlu olduklarını zannetmeleri üzüntü verici bir durumdur. Çünkü batı, tüm zenginliğini sanayi devrimine ve emperyalizmine borçludur. Onların refahı Asya ve Afrika halklarının kan, göz yaşı, yer altı ve yer üstü kaynaklarının sömürüsü üzerine kurulmuştur.

saitali_02@hotmail.com

YORUMLAR
ÇOK OKUNANLAR